Kayıtlar

Rabbimiz, bizleri iffetli ve temiz bir yaşam sürdürmemiz için yarattı.

 Sevgili Kardeşlerim, Müstehcenlik, ahlaki değerlerimize ve İslam'ın temel prensiplerine aykırıdır. Rabbimiz, bizleri iffetli ve temiz bir yaşam sürdürmemiz için yarattı. Kur'an-ı Kerim'de Yüce Allah şöyle buyuruyor: "Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu, onlar için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yaptıklarından haberdardır." (Nur Suresi, 30). Aynı şekilde mümin kadınlara da gözlerini haramdan sakınmalarını ve iffetlerini korumalarını emretmektedir (Nur Suresi, 31). Müstehcenlik, sadece bireysel ahlaka zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda toplumsal yapıyı da bozar. Toplumumuzun temeli ailelerdir ve ailelerin sağlam, sağlıklı ve ahlaki değerlere bağlı olması gerekir. Müstehcenlik, ailelerin bütünlüğünü tehdit eder ve toplumun genel ahlaki yapısını zayıflatır. Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Müminlerin iman bakımından en olgunu, ahlakı en güzel olanıdır. Sizin en hayırlınız ise ai

Rabbimiz, bizleri kusursuz yaratmadı. Her birimiz, çeşitli eksiklikler ve kusurlarla dünyaya geldik.

 Sevgili Kardeşlerim, Rabbimiz, bizleri kusursuz yaratmadı. Her birimiz, çeşitli eksiklikler ve kusurlarla dünyaya geldik. Bu eksiklikler ve kusurlar, bizleri daha mütevazı, daha sabırlı ve daha anlayışlı kılmak içindir. İnsanın kendisini kusurlarıyla birlikte kabullenmesi, Allah'ın hikmetine ve takdirine razı olması demektir. İslam, insanın kendisini olduğu gibi kabul etmesini ve Rabbine teslimiyetle yaklaşmasını öğütler. Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Her insan hata eder. Hata edenlerin en hayırlısı, hatalarından dönenlerdir." (Tirmizi, Kıyamet, 49) Bu hadis, insanın hata yapabileceğini, ancak önemli olanın hatalarından ders çıkarıp, doğru yola dönmesi olduğunu bizlere hatırlatır. Kendimizi kusurlarımızla kabul etmek, öncelikle Allah'ın takdirine razı olmak anlamına gelir. Allah, bizleri en iyi bilen ve en iyi takdir eden Rabbimizdir. O, bizlere en uygun olanı vermiştir. Kendi kusurlarımızı kabul etmek, Allah'ın hikmetine olan inancımızı güçlend

Bulan özünü, gören yüzünü

 Bulan özünü, gören yüzünü,  Bir yüzü dahi görmek dilemez.  Vuslatta olan, hayrette kalan,  Hem benzi solar ağlar gülemez yar  * Ben aşkına göster yüzünü  Bir kez öpeyim ela gözünü yar  Aşık olagör, onun olagör Sadık olagör, meftun olagör * Her şamüseher odlara yanan Hem benzi solan ağlar gülmez Vuslatta olan, hayrette kalan Hem benzi solar, ağlar gülemez.     "Bulan özünü, gören yüzünü," Bu mısra, sevilen kişinin iç dünyasına ve dış görünüşüne olan özlemi ifade ediyor. "Bulan özünü" ifadesi, içsel kimliğe, ruha olan bağlılığı işaret ederken, "gören yüzünü" ise dış görünüşe ve bu görünüşü görmek istemeye atıfta bulunuyor.     "Bir yüzü dahi görmek dilemez." Burada ise ironik bir durum söz konusu. Şair, sevilen kişinin yüzünü görmek istemesine rağmen, bu dileğinin gerçekleşmediğini ve sevilen kişinin yüzünü göstermek istemediğini ifade ediyor.     "Vuslatta olan, hayrette kalan," "Vuslat" kelimesi, ayrı olanların bir araya gelm

Zenginlik ve fakirlik imtihanı..

 Sevgili Kardeşlerim, Rabbimiz, bizleri farklı şekillerde imtihan eder. Bu imtihanlardan biri de zenginlik ve fakirliktir. Zenginler, sahip oldukları mal ve mülk ile; fakirler ise bu nimetlerden mahrum kalarak imtihan edilirler. Bu imtihanın hikmeti, bizlerin sabır, şükür, cömertlik ve yardımlaşma gibi erdemleri öğrenmemiz ve uygulamamız içindir. Zengin kardeşlerim, sizler malınızla imtihan edilmektesiniz. Rabbimiz, size verdiği nimetlerle nasıl davranacağınızı görmek istemektedir. Allah, malınızdan infak etmenizi, ihtiyaç sahiplerine yardım etmenizi ve cömert olmanızı emretmektedir. Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Veren el, alan elden üstündür." (Buhari, Zekat, 18) Zenginlik, bir imtihandır ve bu imtihanda başarılı olmanın yolu, malınızı Allah yolunda harcamak ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmektir. Malınızı sadece kendiniz için kullanmak, cimrilik etmek ve fakirleri görmezden gelmek, bu imtihanı kaybetmenize sebep olabilir. Fakir kardeşlerim, sizler de sabır

Bir müjde!

Resim
  Ey Müslümanlar Allah'ın selamı üzerinize olsun. Bugün sizlerle önemli bir müjdeyi paylaşmak istiyorum. NoRiba.Finance projesi, İslam'ın öğretileri doğrultusunda faizsiz ve borçsuz bir finans sistemini hedeflemektedir. Bu sistem, insanların kardeşçe yardımlaşabileceği, ticaret yapabileceği ve barış içinde bir arada yaşayabileceği bir ortam sunmayı amaçlamaktadır. Proje, NoR adı verilen bir dijital para birimi üzerine inşa edilmiştir. NoR, sizlerin günlük hayatında ödemeler yapmanızı, alışveriş yapmanızı ve birbirinizle etkileşimde bulunmanızı sağlayacak pratik bir araç olarak tasarlanmıştır. Bizler, bu projenin Hz. Peygamber'in (aleyhisselam) öğretileriyle uyumlu olduğuna inanıyoruz ve sizleri de bu mücadelemize katılmaya davet ediyoruz. İslam'ın ekonomik adalet ve kardeşlik mesajlarını yayma yolunda attığımız bu adımları desteklemenizi ve bizimle birlikte bu değerleri dünyaya yaymanızı bekliyoruz. NoRiba.Finance projesi, İslam'ın rahmet dolu öğretilerini yeryüzünd

Bugün zamane cihadı, kılıç ile değil, bilgi ve teknoloji ile yapılmaktadır..

 Zaman değiştikçe, şartlar ve mücadele yöntemleri de değişir. Geçmişte cihad, kılıç ve kalkanla yapılırdı. Bugün ise zamane cihadı, kılıç ile değil, bilgi ve teknoloji ile yapılmaktadır. İslam’ın değerlerini korumak ve yaymak için teknoloji ve bilgiye hakim olmak zorundayız. Cihad, yalnızca savaş meydanlarında değil, aynı zamanda kalemle, bilgiyle ve teknolojiyle de yapılabilir. Kur’an-ı Kerim'de Allah, bizlere ilim öğrenmeyi ve bilgiyi yaymayı emretmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v) de, "İlim öğrenmek her Müslüman erkek ve kadın üzerine farzdır." buyurarak, ilim öğrenmenin önemine dikkat çekmiştir. Bugün, bilgiye ulaşmanın ve bilgiyi yaymanın en etkili yollarından biri teknolojidir. Teknolojiyi doğru ve etkin bir şekilde kullanarak, İslam’ın mesajını dünyaya ulaştırabiliriz. İnternet, sosyal medya, dijital yayınlar ve diğer teknolojik araçlar, İslam’ı doğru bir şekilde anlatmak ve insanlara hakikati ulaştırmak için büyük fırsatlar sunmaktadır. Ey Müslümanlar, teknolojiy

Allah, faizi kesin bir dille yasaklamıştır.

 Bankaların topluma etkileri artık anlaşılmalı. Ailelerin dağılmasına yol açan yine bu bankalar. Bu milletin düşmanı yine bu lanet bankalardır. Bankalar Allah'la savaşıyorlar. Allah, faizi kesin bir dille yasaklamıştır. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulmuştur: "Ey iman edenler! Allah'tan sakının ve eğer mümin iseniz, mevcut faiz alacaklarınızı bırakın. Eğer bunu yapmazsanız, Allah ve Resulü tarafından size açılmış bir savaş olduğunu bilin." (Bakara Suresi, 278-279). Bu ayet, faizin ne denli büyük bir günah olduğunu ve Allah'a karşı bir savaş ilanı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Faiz, insanların emeklerini sömüren, zenginle fakir arasındaki uçurumu derinleştiren ve toplumun ekonomik dengesini bozan bir sistemdir. Faizli işlemler, insanların borç batağına saplanmasına, ailelerin dağılmasına ve huzursuzlukların artmasına neden olmaktadır. Bankalar, bu sistemin merkezinde yer almakta ve toplumu bu girdaba sürüklemektedir. Bankaların topluma zararları sadece