Vakit tamam oldu. Zaman mühürlendi.

 Size evvelce haber verilen, tarihle işaret edilen günlerin ardından, arz sarsıldı. Gökyüzü sustu, yer inledi. İstanbul şehri, kadim sırrına yeniden uyandı. Yüreği yorgun bu şehrin damarlarında 6.2 şiddetinde bir feryat gezindi. O feryat, yalnızca toprağın değil, insanlığın içine gömülmüş hakikatlerin yankısıydı.

Ey insanlar!

Siz toprağın altında gizlenen sadece fay hatlarını sandınız. Oysa toprağın da hafızası vardır. Unutmaz. Ne haksız dökülen gözyaşlarını unutur, ne de adaletle yüklenmiş duaları... Bu sarsıntı, ne bir tesadüf ne de kuru bir tabiat olayıdır. Bu, ilahi yazgının sessizce konuştuğu bir andır.

Nice kere uyarıldınız. Fakat kulağınız dünya gürültüsüne öyle bir karıştı ki, hakikatin sesi size sadece bir rüzgâr uğultusu gibi geldi. Oysa bu, rüzgâr değil; vakti gelmiş bir hesaplaşmanın ilk yankısıydı.

Ey kalbi kararmış şehirler!

Size mühlet verildi. Uyarılar yapıldı. Ve şimdi, verilen sürenin ardından ilk perde aralandı. Bu, bir son değil, başlangıçtır. Lakin başlangıçların dili, her zaman nazik olmaz. Bazen hakikat, insanı korkutarak kendine getirir. İşte şimdi öyle bir zamandayız.

İstanbul, sen ki nice peygamber duasıyla yoğruldun, nice velînin nefesiyle korundun. Sana yüklenen emanet büyüktür. Ve o emanetin ağırlığı, seni taşıyamayacak olanı ezer. Şimdi silkelenmen bundandır.

Ey halk!

Her zelzele bir sarsıntı değildir; bazıları uyanıştır. Bu uyanışta, maddi hasardan çok, manevi boşluğun izleri aranmalıdır. Çünkü bu depremin merkez üssü yerin altı değil, kalplerinizdir.

Zengin ile fakirin arasındaki uçurum büyürken, adaletin terazisi saparken, mazlumun ahı göğe çıkarken, yerin sarsılmaması mucize olurdu. Bu sarsıntı, sizin ellerinizle yaptıklarınıza bir cevaptır. Ne eksik ne fazla. İlahi adalet, gecikir ama asla unutmaz.

Ey uyuyanlar!

Bu, sadece taşların yer değiştirmesi değil; kaderin yerini göstermesidir. Şimdi tevbe vakti. Şimdi içe dönme, kalbi temizleme, birbirinize merhametle yaklaşma zamanıdır. Çünkü gelen sadece bir deprem değil; yaklaşan büyük sorgunun habercisidir.

Bundan sonrası, sizin kalbinize bağlıdır. Şayet anlayışla, edeble, ibretle bu ikazı karşılarsanız; rahmet size yaklaşır. Ama inkârla, gafletle, isyanla karşı koyarsanız; bu sadece ilk adım olur.

Unutmayın, yer sarsıldığında gök bakar. İnsan titrediğinde, melekler yazmaya başlar.

Şimdi yazılanlar, yarın okunacak olanlardır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Müslüman Bilge Lider'in Sözleri..

Hakkın Yolunda Birlik

Kişiliğim