Genç Bir Kıza Nasihat:

 Ey güzel ahlak üzere yaratılmış genç kız...

Senin yaşın baharın ilk tomurcukları gibidir. Kalbin taptaze, aklın berrak, hayalin geniştir. Sen henüz hayatın eşiğindesin. Her adımın seni ya aydınlığa götürecek ya da gölgelere. Bu çağda elindeki telefon, nice nimetlerle donanmış bir araç gibi görünse de, dikkat et ki seni gaflete sürükleyen bir zincire dönüşmesin.

Bilesin ki zaman, insana emanet edilen en büyük hazinedir. Ama bu hazine, altın gibi saklanmaz. Her saniye avuçlarından kayan kumlar gibidir. Geri getiremezsin. Ne geçmişi değiştirebilirsin, ne de geleceğe borç alabilirsin. Yaşadığın her ânın kıymetini bilmek zorundasın. Çünkü gençlik, gelip geçici bir misafirdir. Bugün peşinden koştuğun zevkler, yarın sana boşluk ve pişmanlık getirebilir.

Gözünü bir ekranın içinde kaybetme. Parmaklarınla sayfaları kaydırırken ruhunun derinliklerini kaybettiğini fark etmezsin. Unutma, insanlar sadece bedenleriyle değil, kalpleriyle de yaşarlar. Eğer kalbin boş şeylerle meşgul olursa, zamanla gerçekleri görmekte zorlanır.

Sen değerlisin. Bir ekranın sana biçtiği değerden çok daha fazlasını taşıyorsun. Senin aklın, fikrin, hayalin; sadece görsel tüketim için değil, büyük işler başarmak için yaratıldı. Telefonun seni yönetmesin. Sen onu yöneten ol. Onu ilim öğrenmek için kullan. Güzellikleri görmek, iyiliği yaymak, hakikati bulmak için kullan. Ama eğer seni tembelleştiriyorsa, seni başkalarıyla kıyaslamaya sürüklüyorsa, seni kendi içinden uzaklaştırıyorsa, bil ki onu yanlış kullanıyorsun.

İnsan, kendine verdiği kıymetle değer kazanır. Sen kendi vaktine, kalbine ve aklına kıymet verirsen, kimse seni ucuz kıymetlerle ölçemez. Unutma, gözün nerede gezerse, kalbin de oraya çekilir. Eğer gözün sürekli geçici ve boş şeylere takılı kalırsa, kalbin de o boşluğa alışır.

Okumalısın, düşünmelisin, üretmelisin. Kendi hikâyeni yazmalısın, başkalarının kurgularında kaybolmamalısın. Sana yakışan; ilmin, nezaketin, sabrın ve hakikatin peşinde olmaktır.

Kalbini diri tut. Kalbin bir bahçe gibidir. Ne ekersen, o büyür. Ekranlardan taşan hoyratlıkla değil; kitaplarla, dualarla, tefekkürle, güzel sözlerle sulanmalı o bahçe. Yoksa içinde boşluk çiçek açar, sessizlik kök salar.

Sana zaman verildi, bu bir lütuftur. Ama bu lütuf bir gün sona erecek. O gün geldiğinde, “Keşke” dememek için bugün elindekini iyi kullan. Uyan, silkelen ve ayağa kalk. İçindeki kudreti fark et. Çünkü sen bu dünya için özelsin, ama kendini harcarsan kimse senin yerine sen olamaz.

Müslüman Bilge Lider