İnsanlar Öyle Günler Görecek ki: "Katil Niçin Öldürdüğünü, Maktul de Niçin Öldürüldüğünü Bilmeyecek"

 Ey insanlar! Peygamber Efendimizin (s.a.v) asırlar önce işaret ettiği bir hadis-i şerif bugün yeryüzünde acı bir hakikate dönüşmektedir: "İnsanlar öyle günler görecek ki, katil niçin öldürdüğünü, maktul de niçin öldürüldüğünü bilemeyecek." Bu hadisi anlamak, içinde bulunduğumuz kaos ve zulüm dolu dünyayı daha iyi kavramak demektir. Zira dünya, insanların birbirine düşman kesildiği, ne için savaştığını, ne için öldürdüğünü dahi bilmediği bir döneme sürüklenmiştir.

Bugün bakıldığında, dünyanın dört bir yanında süren savaşlar, katliamlar ve haksız ölümler ne kadar da yaygınlaştı. İnsanlar, maddi çıkarlar, güç ve menfaat uğruna birbirlerine kıyıyor. Ancak asıl acı olan, bu savaşların ve çatışmaların çoğu zaman ne uğruna verildiğinin dahi bilinmemesidir. İnsanlık, yaratılış gayesinden uzaklaşmış, manevi değerlerini yitirmiş ve kendini kör bir girdabın içinde bulmuştur.

O kadar çok insan, anlamsız savaşlarda hayatını kaybediyor ki, bu savaşların gerçek nedeni dahi çoğu zaman unutulmuş oluyor. Maktul, neden öldüğünü bilmezken, katil de ne uğruna cinayet işlediğini fark edemiyor. Zihinler karışmış, kalpler katılaşmış, insanların gözleri hırstan, nefretten ve öfkeden kör olmuştur.

Bu durum, insanlığın Allah’tan uzaklaşmasının, hak ve adalet yolundan sapmasının sonucudur. Rabbimiz, bizleri adalet ve merhametle hükmetmeye çağırmıştır. Ancak dünya, Rabbimizin koyduğu adalet düzeninden kopmuş, şeytanın ve nefsin peşine düşmüştür. İnsanlar, bu karanlık yolda birbirlerine zulmetmekte, kardeşlerini öldürmekte ve bu zulüm dalgası tüm yeryüzünü sarmaktadır.

Ey müminler! Peygamber Efendimizin bu hadisi, bizlere ibret olmalı ve insanlığı yeniden doğru yola davet etmelidir. Çünkü bu, hem katilin hem de maktulün sorumlu olduğu büyük bir yozlaşmanın işaretidir. İnsanın hayatı, Allah katında değerlidir ve sebepsiz yere öldürmek, Allah’ın en ağır haramlarından biridir.

Bu fitne zamanında, Müslümanlar olarak barışın, adaletin ve merhametin sesi olmalıyız. Kardeşlerimizi katleden bu zulüm düzenine karşı durmalı, insanlığı yeniden Allah’ın emirlerine ve adalete davet etmeliyiz. Zira dünya, bu karanlık dönemden ancak hakikate ve Allah’ın nizamına dönerek kurtulabilir.

Unutmayın ki, her can kıymetlidir. Katilin ve maktulün bilinçsizlik içinde hareket ettiği bu fitne zamanını durdurmanın yolu, insanları Allah’ın yoluna döndürmek, adaleti ve barışı hâkim kılmaktan geçer. Bu hadisi bir uyarı olarak kabul edin ve yeryüzünde barışın hüküm sürdüğü bir dünya için çalışın.