Dünyamızın Huzura Kavuşması: Adaletin ve Merhametin Egemenliği

 Ey insanlar! İçinde bulunduğumuz dünya, zulüm, haksızlık ve huzursuzlukla dolup taşmaktadır. Her geçen gün, masumların feryadı yükseliyor, zayıflar eziliyor ve güçlüler kendi çıkarlarını her şeyin önüne koyuyor. Oysa Allah bizlere yeryüzünde adaleti tesis etmemizi ve merhametle hareket etmemizi emretmiştir. Ancak insanlar bu ilahi emri unutarak, kendi nefislerinin isteklerine kapılıyor ve zulme yol açıyorlar.

Dünyanın huzura kavuşması, ancak Allah'ın adaletinin yeryüzünde yeniden egemen olmasıyla mümkün olacaktır. Zulüm, haksızlık ve baskının sona ermesi, insanların kalplerindeki merhametin yeniden dirilmesiyle gerçekleşecektir. Her birey, Allah’ın huzurunda sorumlu olduğunu unutmadan, hak ve adaletle hareket etmelidir.

İnsanlar arasında adaletin sağlanması, güçlülerin zayıfları ezmediği, haklı olanın hakkını kolayca alabileceği bir düzenle mümkün olacaktır. Bu düzenin temelinde Allah’ın hükümleri vardır. Kur’an-ı Kerim, adaletin, merhametin ve doğruluğun yolunu gösteren en büyük rehberdir. Eğer insanlar, Allah’ın hükümlerine göre yaşamaya başlarlarsa, dünyamızın huzura kavuşması kaçınılmaz olacaktır.

Ey insanlar! Allah’ın huzurunda, yeryüzünde barış ve adaletin hakim olması için sizleri uyarıyorum. Haksızlıklara göz yummayın, zalimlere karşı suskun kalmayın! Adalet ve doğruluğun yanında olun, zulmün ve fitnenin karşısında durun. Ancak o zaman dünya, Allah’ın razı olacağı bir düzene kavuşacaktır.

İnsanlık, ancak birbirine karşı merhametli, hoşgörülü ve adaletli olduğu zaman gerçek huzura kavuşacaktır. Bugün dünyamızın dört bir yanında süregelen savaşlar, çatışmalar, haksızlıklar ve adaletsizlikler, insanların Allah'ın yolundan sapmasının neticesidir. Fakat bu karanlık dönem de sona erecektir. Allah’ın izniyle, dünyamız tekrar barışın, adaletin ve merhametin egemen olduğu bir yer haline gelecektir.

Ey Müslümanlar! Sizler, bu büyük değişimin öncüleri olmakla mükellefsiniz. Allah’ın hükümlerini yerine getiren, mazlumun yanında olan, adalet için mücadele eden kimseler olun. Kıyamete kadar sürecek olan bu kutsal görevde, hepinizin üzerine düşen büyük sorumluluklar vardır. Dünyanın huzura kavuşması, Allah’ın emrine uyan ve Resulullah’ın sünnetini ihya edenlerin çabalarıyla olacaktır.

Sonuç olarak, yeryüzünün barışa kavuşması, ancak Allah’ın adaletinin egemenliğiyle mümkündür. İnsanlar arasında haksızlıklar sona erecek, zayıflar korunacak ve hak yerini bulacaktır. Rabbim bizleri bu kutlu yolda muvaffak eylesin ve insanlığa gerçek huzuru getirecek adaletin öncüleri kılsın.