Demokrasinin İslam'daki yeri hakkında birkaç önemli husus

 Esselamu Aleykum Aziz Kardeşlerim,

Bugün sizlere, İstanbul Üsküdar'da yaşanan üzücü bir olay üzerinden, ifade özgürlüğü ve demokrasinin İslam'daki yeri hakkında birkaç önemli hususu paylaşmak istiyorum. Bir vatandaşın, basit bir jestle, yani kalp işareti yaparak, ifade özgürlüğünü kullanma çabasının böylesine olumsuz bir tepkiyle karşılanması gerçekten de üzücüdür. İfade özgürlüğünün korunması ve herkesin düşüncelerini özgürce ifade edebilmesi, demokrasinin temel taşlarındandır ve bu, İslam'ın da önemli değerlerinden biridir.

İfade Özgürlüğü ve İslam

İslam, her bireyin düşüncelerini ifade etme hakkını tanır ve bu hakkı korur. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Müslümanların birbirlerine karşı dürüst olmalarını ve düşüncelerini özgürce ifade etmelerini teşvik etmiştir. İslam'da zulüm ve haksızlık, en büyük günahlar arasında sayılır. Kur'an-ı Kerim'de Allah Teala şöyle buyurur: "Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendiniz, anne-babanız ve en yakınlarınız aleyhine de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun." (Nisa, 135). Bu ayet, adaletin ve hakkaniyetin her zaman korunması gerektiğini vurgular.

Olayın Ardındaki Mesaj

Üsküdar'da yaşanan bu olay, sadece İsmail İshak Arslan'ın değil, hepimizin ifade özgürlüğü ve demokrasiye olan inancımızı sorgulamamıza neden olmalıdır. Bir vatandaşın bu şekilde muamele görmesi, toplumda hoşgörü ve adalet duygusunu sarsabilir. İslam, her bireyin saygı ve adaletle muamele görmesi gerektiğini öğretir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de, “Müslüman, elinden ve dilinden başkalarının zarar görmediği kimsedir” buyurmuş, toplumsal barış ve adaletin önemini vurgulamıştır.

Adaletin ve Hukukun Üstünlüğü

Bu olayın aydınlatılması ve gereken adımların atılması, adaletin ve hukukun üstünlüğünün sağlanması için önemlidir. İslam, zulmün karşısında durmayı ve adaleti savunmayı emreder. Allah Teala şöyle buyurur: "Zulmedenler, yakında nasıl bir dönüşe döndürüleceklerini bileceklerdir." (Şuara, 227). Bu nedenle, toplumsal haksızlıklara karşı durmalı ve demokrasimize sahip çıkmalıyız. İfade özgürlüğü, sadece bir hak değil, aynı zamanda toplumsal barışın ve huzurun teminatıdır.

Sonuç

Kardeşlerim, ifade özgürlüğünün kısıtlanamayacağı, adaletin ve hukukun üstün olduğu bir toplum inşa etmek hepimizin görevidir. İslam, adaletin ve hakkaniyetin savunucusudur ve bu değerler, toplumumuzun temel taşlarını oluşturur. Her bireyin düşüncesini ifade etme hakkı kutsaldır ve bu hak, anayasal güvence altındadır. Bu tür olaylar karşısında sessiz kalmamalı, demokrasimizi ve ifade özgürlüğümüzü korumak için birlik içinde hareket etmeliyiz. Hep birlikte, adaletin ve barışın hâkim olduğu bir toplum inşa etme yolunda ilerleyelim.

Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.

Selam ve dua ile,

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hakkın Yolunda Birlik

Andım

Kişiliğim